8 Kasım 2009 Pazar

Introspection



Öncelikle, Türk sporseverlerin başı sağolsun, Beşiktaş'ı severek ve isteyerek yazan bir spor adamını kaybettik.

Kötü gün bloggerlığı/sözlükçülüğü (kısaca internetçiliği) daha yaygın bir kavram, Trabzon'a yenilmiş olsak bu ve benzeri bloglarda çeşitli serzenişlerle karşılacağınız kesin.

Ama hazır en azından 3 puan açısından değerli bir galibiyet almışken ve önümüzdeki maç 2 hafta sonra Fenerbahçe maçıyken, TSL açısından Beşiktaş'ı değerlendirelim.

1) Genel perspektif olarak bakarsak 2 haftalık ara psikolojik olarak arkamızda olacak. Yönetim, teknik direktör, futbolcu kaosu yaşanırken, son 6 haftada alınan 18 puan, Wolfsburg maçına rağmen ortalığı biraz dinginleştirecek.

2) Fenerbahçe bu hafta bay geçtiğinden dinlenmiş olacaktı ama şimdi bize de dinlenme şansı doğacak.

3) Bu haftaya kadar Galatasaray maçını çıkarırsak 10 maçta sadece 3 gol yemiş olmamız ümitlendiriyor, ama aynı şekilde 11 maçta attığımız 10 gol de düşündürüyor.

4) Sivok-Ferrari-Ernst kapanının formuna önde biraz kıpırdanan Tabata-Bobo ikilisi katılırsa, Köybaşı-Ekrem bindirmeleri bir şeyler ifade edebilir. Fenerbahçe'nin hücüm hattından bir korkum yok, ama hücüm hattımız önde biraz hareket edip oyunu en azından ortasahada oynamamız gol bulmamıza yardımcı olmalı.

Kafa yoracak daha çok vakit var, şu anda kesin olan tek şey, bu maçın sonucunun Beşiktaş için TSL açısından hayli belirleyici olacağı.

Bir de kaç kez söyledim unutuyorum ama yine de söyleyeyim: Hey alttaki, seni seviyoruz!


1 yorum:

serkan dedi ki...

Yine herkes amma abarttın serkan yuh a.q diyecek ama dün bu sezon ikinci kez bu takım beni utandırdı..
Resmen küme düşme hattındaki bir Anadolu takımı seviyesinde oynadık. Trabzon bastırıyor ve hala topu her alan ileri sallıyor, bir kişi bile ileride topun önünde değil. Kimse topu tutayım da takımı karşı sahaya yerleştireyim gayretinde değil. Resmen sabit 5 savunma oyuncusu ile oynadık. Resmen iki tane sağ bek vardı sahada!
İnanılır gibi değil, bu gün herkes "Neyse bari Yusuf girdi de ileride top tutabildik" geyikleri çeviriyor. Arkadaşım ben yanlış maç mı izledim bilmiyorum ama Yusuf'u bu takımda bir kez daha görürsek kalp krizi geçiricem. Dün Beşiktaş formasıyla en rezil maçın oynadı ve umarım son maçı olur. Ama Denizli varken naaah olur onu da biliyorum.
Dünkü maçı unutmak istiyorum acilen..Acizdik, aciz..Söylemek istemiyorum ama "anadoluzation!!" başarıyla devam ediyor bu takımda..utanıyorum..